Hayatı Edebiyatla Algılamak

Hayatının önemli bir kısmını görme problemiyle geçiren Borges’in dünyayı algılama tarzına ilişkin bir anekdot paylaşmak istiyorum. Alıntının kaynağı Umberto Eco ve Jean-Claude Carrière ile yapılan ortak söyleşiden çıkan enfes bir kitap olan Kitaplardan Kurtulabileceğinizi Sanmayın, aktaran ise J.C. Carrière:

Şu müsvedde meselesi aklıma birden Borges’in bir ziyaretini getirdi, 1976 ya da 1977’deydi. Paris’teki evimi yeni satın almıştım, inşaat halinde, karmakarışıktı. Borges’i almak için kaldığı otele gittim. Eve geldik, avludan geçiyorduk, koluma girmişti, neredeyse hiç görmüyordu çünkü, merdivenden çıktık ve ben, yaptığım gafın farkına varmadan, besbelli göremediği dağınıklıktan dolayı özür dileme gereğini duydum. Bana şu karşılığı verdi: “Evet, anlıyorum. Bir müsvedde.” Her şey, inşaat halindeki bir ev bile, onun kafasında dönüp dolaşıp edebiyata geliyordu.

Borges’in gözleri kördü belki ama dünyayı edebiyatla algılıyordu. Edebiyat, bir yaşama imkanı haline gelmişti anladığım kadarıyla onun için.

Yorum bırakın